Uygulandığı alandaki dokularda hacimsel kayba ve sertleşmeye yol açan radyofrekans uygulamaları; oldukça güvenli ve pratik yöntemler olarak hem hastaların hem de cerrahların hayatını kolaylaştırmaktadır.
Hedeflenen dokunun üzerine belirlenebilen frekanslarda radyo dalgaları gönderilmesi ile gerçekleştirilen radyofrekans uygulamaları; doku mukozasında hiçbir hasar meydana getirmez. Bu nedenle uygulama sonrası iyileşme süreci oldukça hızlı olur ve hastanın maruz kaldığı operasyon sonrası olumsuzluklar azaltılır.
Radyofrekans cihazları yaklaşık 20 yıldır küçük dil sarkmalarının kaldırılmasında, damak sarkmalarının toparlanmasında, bademciklerin alınmasında, burun eti küçültülmesinde ve aynı zamanda horlamaya neden olan gevşemiş boğaz dokularının yeniden yapılandırılmasında kullanılmaktadır.
Radyofrekans Yöntemi Nedir?
Radyofrekans uygulamalarında, cerrahlar tarafından belirlenen dalga boyu özel elektrotların yardımıyla uygulama yapılacak bölgedeki mukoza altına iletilir.
Kontrol edilebilen enerjinin dokuya odaklanmasıyla birlikte bölgede ısı artışı sağlanır. Isı artışıyla birlikte salgı hücreleri tahrip edilebilir. Yaklaşık 10-15 dakika süren işlemler sonucu tedavi tamamlanır. Doku içerisine etki eden radyofrekans uygulamaları farklı hastalıkların tedavisinde kullanılabilir.
Hangi Hastalıkların Tedavisinde Radyofrekans Uygulamaları Kullanılır?
- Hava yollarının daralmasına bağlı olarak solunumun engellenip boğaz kaslarını titreştirmesi sonucu oluşan horlamaların;
- Hava yollarının kapanıp uyku esnasında nefesin kesilmesine neden olan uyku apnesi hastalığının;
- Burun tıkanıklığı yaratacak kadar büyüyen burun etlerinin ve
- Kronikleşen bademcik iltihabının tedavisinde radyofrekans uygulamaları ile başarılı sonuçlar alınmaktadır.
Radyofrekans Uygulamalarının Sonrası
Radyofrekans uygulamalarının sonrasında hastada minimal şikayetler görülebilir; uygulamanın yapıldığı bölgede hafif şişlikler oluşabilir.
Operasyonun ardından yaşanan şikayetler yapılan işleme ve uygulama yapılan bölgeye göre farklılık gösterebilir.
Uygulama sonrası hasta günlük yaşantısına hızla dönebilir, günlük aktivitelerini sorunsuz şekilde gerçekleştirebilir.
Radyofrekans Uygulamaları ile Burun Eti Küçültme
Burun tıkanıklığının en yaygın görülen nedenleri arasında yer alan burun etleri radyofrekans uygulaması ile küçültülebilir. Bu işlemin etkisiyle hava yollarındaki tıkanıklık azalır ve hastanın solunumunu engelleyen fazla dokular yok edilir.
Operasyon günü hasta taburcu edilir, işlem sonrası buruna tampon koyulmaz. Uygulamanın net etkilerinin görülebilmesi için 2 – 3 haftanın geçmesi gerekir.
Radyofrekans ile Tonsillektomi (Bademcik Ameliyatı)
Bademcik iltihaplarının kronikleşmesi ve ilaç tedavisinin etkisini kaybetmesi durumunda bademcik ameliyatı kişinin daha ciddi sağlık sorunlarına yakalanmasının önlenmesi adına gündeme gelir. Radyofrekans yöntemi ile bademcik ameliyatının klasik cerrahiye göre birçok üstünlüğü bulunur.
Kanama ve ağrı olmadan bademciklerin alınmasını sağlayan radyofrekans uygulamaları sonrası iyileşme süresi kısalır, operasyon sonrası ağrı oluşumu minimum orandadır.
Radyofrekans ile Horlama Tedavisi
Radyofrekans enerjisinin yumuşak dokuyu ısıtarak uygulanan bölgede hücre ölümüne neden olması, RF uygulamalarının horlama tedavisinde de kullanılması sonucunu doğurmuştur.
Yumuşak damağa, küçük dile ve dil tabanına uygulanan bu tedavi ile uyku esnasında hava yollarının açık kalması sağlanıyor. Böylece horlama ve uyku apnesi tedavisi kapsamında iyileşme kaydedilebiliyor. RF ile horlama tedavisi tamamen kansız ve ağrısız bir şekilde gerçekleştirilebiliyor.
